Cumhuriyet Halk Partisi’nde yeni yönetim belli oldu. 602 il delegesinin olduğu Denizli’de yapılan Olağanüstü İl Kongresi’ne 573 delege katıldı. Pazar günü Saat 17.00’de açılan sandıklarda sayım sonuçlandı.

                CHP Denizli Olağanüstü İl Kongresi EGS Kongre ve Kültür Merkezi’nde yapıldı. Kongreye CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Denizli Milletvekili Adnan Keskin, Denizli Milletvekili İlhan Cihaner, Manisa Milletvekili Hasan Ören, Muğla Milletvekili Nurettin Demir ile 1200′e yakın partili katıldı.

                İl Seçim Kurulu’nun sonuçlarına göre delegelerin 351’inin oyunu alan Av. Bülent Nuri Çavuşoğlu, il başkanı seçilirken, rakibi Mehmet Ali Orpak 221 oyda kaldı. Oyların biri geçersiz sayıldı.

                İŞTE YENİ İL YÖNETİMİ

                Av. Bülent Nuri Çavuşoğlu’nun yönetiminde, Hasan Abuşaha, Savaş Akman, Hasan Alkan, Kevser Arık, Bilal Duran, Uğur Ekiz, Rakip Evran, Çiğdem Gerçek, Nesrin Gördes, Sabiha Gülhan, Ayşe İzmirli, Ali Kaplan, Okan Kart, Ali Vehbi Kaya, Hakan Kıyak, Ali Ocak, Seçil Odabaşıoğlu, Osman Saruhan, Arif Suna ve Suna Tuksal yer alıyor.

                ADNAN KESKİN AKİL İNSANLARI ELEŞTİRDİ

                Kongrede basın mensuplarının sorularını yanıtlayan CHP Genel Başkan Yardımcısı Adnan Keskin, Akil İnsanlar Heyeti’ni eleştirdi. Akil İnsanlar Heyeti’nin ne demek olduğunu milletin bilmediğini iddia eden Keskin, “Bu Akil İnsanlar neyi yapacak? Bir sürecin başarılı olabilmesi için önce çözümün sonundaki hedefin ortaya konulması gerekir. Şimdi Türkiye’de Başbakan, Abdullah Öcalan, Karayılan ve bazı BDP milletvekillerinin dışında neyin alınıp neyin verildiğini bilen var mı? Hayır yok. Böyle bir süreçte Türkiye neleri vermektedir, neleri almaktadır? Tayyip Erdoğan kendi başkanlık sistemini oturtabilmek kamuoyundan bu desteği alabilmek için bu süreci başlatmıştır. Ama bunun karşılığında Türkiye’nin nereye gittiğini kimse bilmiyor” dedi.

                KIRMIZI ÇİZGİLER KORUNMALI

                CHP olarak elbette barışı istediklerini ifade eden Adnan Keskin, “Barış olmalıdır, barışı elbette biz de çok istiyoruz. Ancak, iki kırmızı çizgimiz var. Ulusal ve coğrafi bütünlükten asla taviz verilmemelidir. Anayasanın başındaki ilk 4 maddenin korunması gerekir. Bunlara zarar verilmemelidir. Biz, Türkiye Cumhuriyeti’ni uluslararası süreçte zor durumda bırakmayacak çözüme varız. İktidar bu işin meclisin işi olmadığını söylüyordu. Şimdi ise meclise getirmeye çalışıyor. Meclise verilen araştırma önergesi çözüm sürecini gizlemek içindir” diye konuştu.

Yorumlar