Değerli okurlarım bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de demokrasinin varlığı siyasi partilerin mevcudiyetiyle kaimdir. İlerden beri bunu böyle bildik böylede devam eder diyorduk nerde? Bu gerçek bizim siyasi partilerde var mı? Var demeye dilim varmıyor. İl ve ilçe kongrelerinde parti geleneklerine ve yeni içtihatlara uyulmalıdır. Kanun nizam ve demokratik esaslara göre yapılmalıdır. Bu prensip devam edilmeli ki gelecekte umudumuz olan çocuklarımız ve gençlerimiz bu umutla, demokratik güçle, birbirleriyle yarışmayı öğrenip, seçimle gelip, seçimle gitme duygusunu kendilerine şiar edinip, devlete, millete hizmet etmek için kardeşçe bir demokratik yarışın müdavimleri olmalıdırlar. Çivril’den neden kamu hizmetinde Allah rızası için çalışan ve kendisini ispatlayan ehil ve cesaretli adamın çıkmayışı bu gerçeklerden dolayı da ilçe ve il başkanı olacak heveslilerin patır patır çıkmayışına da seyirci kalıyoruz. Hizmet verecek ehil insanlar çıkmamasının tek sebebi de budur. Cesur adam hodri meydan diyecek ama meydan var cesaretli adam yok. Etrafındaki yağcılar, evet efendimciler her tarafı kapatmış. İllaki benim adamım başkan olmasının sevdası içindeler. Seçimle gelen iradeli ve münasip kişi kongreden sonrada kuvvetli olur ne aşağıdan nede yukardan emir okey beklemez masaya yumruğunu vurur. İşte benim yolumu, işte benim hastanemi ve diğer hizmetlerin yapılmasını sağlar çünkü arkasında kamuoyu var dediğini yaptırır kura ile veya buna benzer partinin büyüklerinin tayin ettirdiği adamın direktif verme, karar verme şansı yoktur. İşte bundan dolayı da lider adam çıkaramıyoruz. Çivril iktidar partisinin kongreleri şöyle oluyor parti büyükleri aralarında anlaşıyorlar tek adayla gidiliyor zaten yukarıdakiler kongrede tek adayı başkan seçtirip çok adaylı demokratik geleneklere uygun başkan seçilmesine imkân tanımıyor. Hatta yönetim kurulu ve diğer tespit edilmesi gerekli kadroların seçilme şansı delegelerin isteği doğrultuda değil ve itibar edilemiyor. Oldu bittiyle iş tamamlanıyor bu sistemde kongre başkanı işe tam hâkim, onun dışında başkasının konuşma şansı hiç yok. Bunları neden mi yazıyorum? İletişimin çok geliştiği bu dönemde ben internetten hem de Denizli Televizyonu ve Pamukkale Televizyonunun yayınlarından görerek öğrendim. Birde eski günler aklıma geldi gerek Demokrat Parti, gerekse CHP ilçe kongreleri bugünkülerden çok ileri bir serbestlik ve demokrasi kuralları içinde yapılırdı. Bugünküler güya kongre yapmış gibi görünüyor. Heyecan yok, yarış yok, demokrasi de yok şeklindeydi. Delegeler suskun hiçbir Çivril’in sıkıntılarını ifade etmeden aciz içimden ne biçim bu delegelik diyesim geliyordu. Üst makamlar konuşuyor Çivril’in konularına değinmeden pas geçiliyor ama bazı bağıranlar kısır alkışta alıyorlardı anlamsız ifadelerle hamasi konuşmalar revaç buluyordu. Kimse kusura bakmasın Kadir Amca bizi taşlıyor diye hayıflanmasınlar. Yeni başkan Mehmet Celep’in bu zoraki duruma hiç ihtiyacı yoktu rahat bir kongre icra edilseydi daha coşkulu, daha çok bir katılımla başkan seçilirdi. Okuyarak söylediği konuşma mükemmeldi dinlendiğinizde içinde anlamlı ve gizli mesajların olduğunu çabucak anlarsınız. Benim anladığım kadarıyla şöyle diyordu Mehmet Celep; “Çivril’in meselelerine inmezseniz, devlet tarafından yapılacak hizmetleri göz ardı ederseniz, yöremi üvey evlat muamelesi yapıp Acıpayam, Tavas, Buldan’daki yapılan hizmetleri bize koklatmazsanız istifa dilekçem cebimde kimseyi dinlemem çeker giderim diyordu. Eğer beni mahcup etmez desteklerseniz bende adam gibi başkanlığı nizam ve intizam içinde AK Partiyi yüceltir daima birinci parti yapmaya çalışırım. Denizli’nin tüm favori AK Partilileri salondaydı dopdoluydu ama çok sakindi hatiplerin konuşmaları paraleldi. Seneler öncesi ifadelerin aynısıydı yeni bir Türkiye imajı yoktu. Resmi araba bolluğu vardı belediye başkanları çoğunluktaydı. Divan başkanının ilaveli tanıtımı methiye niyetinde olduğundan dinleyicilerin uykusunu depreştiriyordu. Başkan Sayın Salih Erdoğan benim de yakın dostumdu kendini yakınen tanıyordum ama iyi hatip olmasına rağmen kongrenin ağır temposuna uygun ritim eksiklikleri belirli şekilde görülüyordu yukarıdan aldığı değerlendirmelere riayet ediyordu. Misafirlerin tamamına yakını konuştu ama ben hiç bir şey anlayamadım veya bana öyle geldi. Yiğidi vur hakkını yeme çok iyi konuşmacıda vardı. Sayın Bakan Nihat Zeybekçi bakan da olunca belediye başkanlığı dönemini de katarsak işin ehli olmuş merak edilen konulara değinerek izleyicileri tatmin etti. Zaten de Denizli’de olduğu gibi Çivril’de de ipleri eline almış her konuda olduğu gibi herkese de hakimdi salon buram buram Zeybekçi kokuyordu. Allah kolaylık versin Eski İlçe Başkanı Zeki Aksoy güzel konuştu zaten de kendisini çok severim sakin ve samimi insandı atak olamadığından koltuğu kaybetti. Okuduğu sayfaya çok güzel şeyler yazmış harikaydı. Yeni İlçe Başkanı Mehmet Celep’ de çok harikaydı onuda yukarıdaki satırlarımda değerlendirdim. Birde şu aklıma geldi geçmiş yöneticilerden kimseyi oralarda göremedim. Siyasette darılma olmaz particilik bir ekip işi ve prensipler daima öndedir. Bu işin içine birde memleket sevgisi girdiyse ayrılmak kolay değildir. Eğer küçük menfaatler öne geçmişse işte o zaman ithamlardan kurtulamazsınız. Yeni başkanı tekraren kutlar başarılar dilerim.