Değerli okurlarım;
Geçen haftaki yazımın içeriği hakkındaki düşündürücü ve müspet mütealalarını ifade eden okuyucularıma teşekkürü bir borç bilir, Çivril’in dert ve sıkıntılarını da paylaşımlarıyla yalnız olmadığımı alenen beyan eden tüm hemşehrilerime sevgi ve saygılarımı arz ederim. Bu birlik ve beraberliğimize devam edelim ki haklı davamızı kazanma kolaylığına kavuşalım. Evet demokrasilerde çare tükenmez yeter ki gönülde ve fikirde birleşelim. Bazı azınlık ve okumuş grupların taşın altına elini sokmayanların da teknisyen ve teknokratlarında bireysel menfaatlerinden vazgeçip toplumsal kavramları iyi değerlendirmelerini Çivril için, gelecek için, çocuklarımız için, gelin beraberce ülkemizin ve yöremizin davasına sarılalım, kucaklaşalım. Siyasiler bize baka kalsınlar. Bakın uzun zamandan beri hatta senelerdir acil sıkıntımız olan yeni hastanemizin yapımı için çok uğraştık didindik azar işittik, bu memleket işidir dedik yılmadık üstüne üstüne gittik yapılması içinde yeni yeni haberler alıyoruz. Sayın Kaymakamımız Orhan Burhan’dan ve geçen ayın sonlarına doğru gittiğim yeni gelen valimiz sayın Şükrü Kocatepe kendilerine hoş geldiniz ziyaretimde hastanenin Kasım ayında ihale edilip temelini atacaklarını müjdesini sözlü olarak verdiğinde sanki dünyalar benim oldu, çok sevindim. Bu inşaat geçte kalmasına rağmen sağlığın önemine binaen Çivril için bir zaruretin inşallah soğuk demeden, çamur demeden en kısa bir dönemde hastanemiz yapılırsa yalnız Çivril değil Karahallı, Sivaslı, Bekilli, Çal dahil tüm bölge halkı bu hayati önem arz eden yapıdan istifade edeceğiz. Yukarıda yazdığım bu ana sıkıntımıza iştirak etmeyen kesimin de memnun olacağına eminim. Tabiî ki hastanemiz 100 yataklı olacağından yatak adedine göre de uzman doktor geleceğinden sanki bir bölge hastanesi niteliği taşıyacaktır. Şunu da ifade etmeden geçemeyeceğim Çivril Hastanesini hiçbir zaman aşağılamadım bilhassa ben methetmişimdir. Mevcut personeli, teknisyenleri, mevcut doktorları can siperane çalışarak mevcut imkânları kullanarak hizmetlerine sahip çıkmışlardır. Kendilerini candan kutluyorum. Başarılar diliyorum. Yukarıdan alet ve edevat gönderdiler de git mi dediler? “verirse mamut kullanır Mahmut. Vermezse mamut ne yapsın Mahmut” umudumuzu yitirmeyelim. Bakın mükemmel bir başhekimimiz var uzmanlık dalı olan radyoloji uzmanı. Yukarısı tomamer gönderdi de geri mi itti? MR geldi de hayır mı dedi? Allah aşkına şu bizim akıl daneler bunların hastanemize gelmesi için hangi babayiğit emek verdi?  Eğer inşallah bu sıkıntılarımız giderilir, hastane yapılır, eksikleri giderilir. Bak sen bunlara utanmadan meydana çıkarlar işi benlenir ve kimseye yer bırakmazlar yüzleri dahi kızarmaz. Bakın şu trafik bolluğuna kazaların ardı arkası kesilmiyor maşallah Çivril’de de bu bolluk var. Allah göstermesin acı bir vakada hani ortopedi uzmanı? Hani diğer uzman doktorlar? Hastane yalnız kazalar için değil, her an, hep ihtiyaç duyulan bir gerçek. Allah ne muhtaç, nede eksik etsin. Çivril Belediyesi tarafından gönderilen Kent Konseyi üyelik davetiyesini iki belediye memuru tarafından aldım, çok menun kaldım. 6 Kasım da olan bu toplantıya katılamayacağım. Çünkü daha önceden ailecek 2 Kasım günü İstanbul’a gitmeyi kararlaştırmıştık. Gitmem gerekli ve mecburiyettendi. Emin olun bulunmayı çok arzu ediyordum ve bu toplantıda uzunca bir konuşma yapıp bazı gerçekleri su yüzüne çıkarmaya çalışacaktım. Çok basit bir kasvet bağlanmış, belediye hizmetlerinin görülmesinde aksaklıklar var. Herkes işinin helal lokma olarak vicdani bir muhasebe içinde belediye personeli işinin bilincinde ve başında olursa işlerin tıkırına gireceğine ben şahsen eminim. Şunu akıldan çıkarmamız gerekir. Sayın Belediye Başkanı Dr. Gürcan Güven çok samimi ve iyi niyetli biraz mesai sarf ederek her şey yoluna girer diyorum. İşte bu gerçekten yola çıkarak bu konseyde pek çok konuya değinip konuşmayı düşünüyordum ve tüm Çivrilliyi taşın altına elini koymaya misallerle davet edecektim. Bu değerlendirmemi inşallah ileride köşemde yazmaya çalışacağım. Evet değerli okurlarım, leyleklerle birlikte Çivril’e gelmiştim. Dopdolu bir yaz geçirdim. Çivril’den leylekler döneli çok oldu, benimde dönme zamanım geldi. Gönlüm hep Çivril’de kalacak. İlkbaharın ucunda bende leylekler ile birlikte Çivril’e döneceğim. Hepinize Allaha ısmarladık diyerek, herkese hakkımı helal ediyorum. Hepinizi çok seviyorum. Hoşçakalın.
Kadir KAMEROĞLU