Değerli okurlarım
İstanbul’dan yazıyorum ama gönül ve sevgi yönüyle de Çivril’den ayrılamadım. Galiba beden itibariyle de ufak tefek ileri yaşımın verdiği sıkıntılardan dolayı da seçimler sonrası Allah izin verirse Çivril’e geleceğim. Çok şükür 80 yaşıma girdim hiçbir dönem doğduğum toprakları unutmadım. Gelişen ve modern bir Çivril’in olması için gücümün yettiği kadar, elimden geldiğince çalıştım ve her Çivril’linin de ve bu yönde çalışmasına da ön ayak oldum.
Ömrümün sonuna kadar da hizmete devam edeceğimi de yüce Rabbimden niyaz ediyorum.
Bu çalışma ritmimi İstanbul’da da devam ettirip Çivril’liler Eğitim Kültür ve Dayanışma Vakfı çalışmalarını Çivril’li yüksekokul talebelerine çam sakızı çoban armağanı olarak harcamalarına katkıda bulunmaktayız. Bu sevdamız seneler önce başlamış elan imkânlarımız doğrultusunda 150’ye yakın üniversite talebesine burs verilmektedir. Keşke Çivril’li zenginler de bu aktivitelere iştirak etseler. Çivril’in hayırseverleri bol, denseydi ne iyi olurdu. Allah’ın en sevmedikleri şeylerin başında gelenler cimri ve parası olup ta paylaşmayanlardır. Bunları neden mi yazıyorum? Şunun şurasında ne kaldı 5 sene boyunca bölgemizin imarıyla uğraşacak bu müddet içinde Çivril’e renk katacak uygar milletler içine katılma şansımızı kazandıracak olan mahalli idareler seçimlerin yapılacağı yönetici ve muhtarlar dahil bizi yönetecek idarecileri seçeceğimiz seçimlere. Bu dönem seçimlerine Çivril dışında olduğumdan Denizli’deki televizyon yayınlarından seçim haberlerini izleme imkânı buluyorum. Bizim Çivril adayları hariç belki ben denk gelmiyorum aman Allah’ım nedir bu vaat bolluğu yazmakla bitmeyen icraatlar olur gibi değil doğrusunu da demeden geçemeyeceğim taraflı yayınlar, galiba parası çok olanlar bu sihirli teknolojiden fazlasıyla nasibini alıyorlar galiba. Hele o spikerlerin belli şekilde tarafları ayan beyan belli oluyor. Benim uzun yaşım gereği 1946 seçimlerini ve sonralarını hatırlıyorum da böyle karşılıklı atıp tutmalar ve enteresan olayların bol olduğu bir seçim görmedim. Seçim sonraları inşallah bu siyasiler durumu ahvalini görürlerde bu yanlışlıkları düzeltmeyi yeğlerler. Ama bizim Çivril havaya takılıp ta ilerdekilere uymayıp sadete gelip yarınlarında beraber olacağımızı unutmazlar! İlerden beri benimde bir arzum var değerli belediye başkanları bu isteğimi yerime getirirler. Malumlarınız hepimiz öbür âlemin yolcusuyuz bunda şek ve şüphe yok. Ölülerimizin defin işlemlerinde yalnız kaldığımız bir gerçektir bu konuda belediyenin bizlere yardımcı olması acımızı paylaşması gerekir. Doğruyu söyleyelim dün olduğu gibi bugünde Çivril Belediyeleri hizmette sınıfta kalıyor. Ölü sahibi sıkıntılı anlar yaşıyor, din adamları dâhil gerekli olan hizmeti alamıyoruz ama haksızlar büyükşehirlerde bu hizmetlerde emin olun fevkalade başarılılar. Sabahın erken saatlerinde belediyeden bir vazifeli zabıta memuru cenaze evine gelip belediye başkanımızın geçmiş olsun dilekleri var definde ne gibi hizmetler varsa görelim. Kabir kazma, ölü yıkama, resmi işlerin görülmesi, belediye imamının devreye girmesiyle cenaze sahibine sahip çıkarak selasının camiden verilmesine kadar tüm hizmetler veriliyor. Bu işlerin görülmesi ve çalışması kadar zor bir şey olmadığı da bir gerçektir. Bu hizmet aynı zamanda bir insanlık gereğidir de. Şunu da demeden geçemeyeceğim malum mezarlığımız bir sit alanıdır. Buna rağmen Çivril Belediyemiz bazı düzenlemelere geçerek imkanlar nispetinde çalışmalar yapmış bundan sonrada yapacağına eminim. İleri yaştaki bir Çivril’li olarak bu konuda hepimizi ilgilendiren meseleyi yazarak birliğimize, kardeşliğimize, beraberliğimize yardımcı oluruz derim. Saygılarımla.
Kadir KAMEROĞLU