Değerli okurlarım. Geleceği görüp anlamak ne kadar önemli ise geçmişide unutmak fevkalade yanlıştır. Bugünkü Türkiye’mizde ve Çivril’de önemli konuların başında 30 Marttaki yapılacak mahalli idari seçimlerin başlıca konum olduğunu hatırlatarak gelin sizlere çok iyi hatırladığım 1946 belediye seçimlerini anlatmaya çalışayım birazda kafanız dinlensin. O günlerde şimdiki gibi ne ulaşım, ne de iletişim araçları vardı. Zamanın getirdiği imkanlardan istifade ederek kaderimize rıza gösterirdik daha da uzatmayalım buna rağmen insanların birbirlerine karşı sevgi ve saygısı tamdı. Birbirlerine ne çamur atar nede iftira.
Hele şimdiki o telefon dinlemeler hiç yoktu mütedeyyin sınıfı ağırlıkta olduğundan alavere, dalavere, ip cambazlığı durumları, hortumlamalar, ahlak dışı hareketler görülmezdi herkes devletine, cumhuriyete, Atatürk’e sahipti. Nerde kaldı o coşkulu milli bayramlar ve törenler o günlerde yaşım küçüktü öğrendiğim kadarıyla zorluklara, sıkıntılara rıza göstermek, tahammül etmek pek kolay olmuyordu bu günlerin geçeceğini, geleceğin iyi olacağına ve huzurlu günlerin uzak olmadığını kanaat getirerek herkese müjdeliyorum. Geçmiş siyasi tarihimizin büyüklerinin bir ifadesinde bir söz vardır “Demokrasilerde çareler tükenmez” der. Ne güzel söz her şeyin çaresi hukuka, adalete inanmak, tarafsızlığa saygı duymak. Dağdaki çobandan başlayıp en üs dereceye kadar uyum sağlamak hepimizin görevi olmalıdır. Allah’ın adaletine güvenip her konuda ona riayettir. Gelin dönelim yazımızın başına, 1946 yılı Türk tarihinde bir demokrasi ve insanın değerinin, kıymetinin ve bilincinin ilk başladığı bir dönemdir tek partiden kurtuluş, çok partili bir döneme geçişin temel taşıdır.
CHP’ye karşı Demokrat Parti kurulmuş Atatürk’ün başbakanı olan sn. merhum Celal Bayar başkanlığında merhum Adnan Menderes, merhum Refik Koraltan ve merhum Fuat Köprülü’nün yönetiminde kurulan bu yeni parti yurdun çeşitli yerlerinde hızla gelişmiş ve Çivril’de de kurulmuş hemen ilk aylarda Çivril’de ve köylerinde pek çok taraftarı olarak ilk mahalli belediye seçimlerini D.P nin adayları kazanmışlardır o dönemde başkan belediye meclis üyeleri tarafından seçildikleri için Kızılcasöğüt’lü merhum Hamdi Emre belediye başkanı olarak Çivril’de 1950’ye kadar başkanlık görevini yürütmüştür. Rahmetli halim selim bir kişiliğe ve iyi bir bilgiye sahip olmasına rağmen belediyenin dar imkânları ve maddi imkânsızlığından dolayı gözle görünür bir hizmet veremediği için üzüldüğünü beyan ederlerdi. O dönemde Kızılcasöğüt İnönü Mahallesi olarak Çivril’e bağlıydı galiba 1951’lerde basit bir çayır meselesinden dolayı Çivril’den ayrılmıştılar. Değerli okurlarım 30 Mart Belediye ve Muhtar seçimleri gördüğüm kadarıyla çekişmeli geçeceğe benziyor ilçe belediye başkan adayları da su götürmez nitelikte çalışkan ve dürüst olduklarının kefili olurum hepsine de aynı mesafeden ve aynı pencereden tarafsız bir şekilde bakıp hepsine de başarılar diliyorum. Denizli Büyükşehir Belediyesi inşallah Çivril’e hizmeti ihmal etmez. Tarafsızca Çivril yalnız kalmaz diyorum işte bundan dolayı da sayın başkanlarımızın çalışkan,  tecrübeli ve akıllı olması gerektiğine inanıyorum. Denizli televizyonlarının ikisini de devamlı izliyor ve seyrediyorum kendilerine telefon açıp Çivril’e önem vermelerini çürük hastanemizin acilen yeniden 150 yataklı olarak yapılması tüm Çivril olarak en tabii hakkımızdır. Sayın Ekonomi Bakanı Zeybekçi Çivril’e geldiklerinde beyanlarını televizyondan dikkatle izledim. Hastaneye ne zaman başlanacağı, tarihi ve kaç yataklı olacağını da belirtmediler buna karşılık benim gördüğüm kadarıyla Çivrillilerden de tık çıkmadı. Çığırtkan Tokçalı Osman’da üstün zekâsının bir ürünü olarak ta sayın bakanımızı Çivril bakanı olarak ilan ettiler. Bu temennileri inşallah ileride tahakkuk eder. Bu istekler daha ziyade Nasrettin Hoca’nın göle maya çalmasına benziyor. Sayın Bakanımıza Çivril Devlet Hastane meselesi seneler öncesi kendilerine söylenmiş ve okeyini almamıza rağmen elan daha siyasiler tarafından ihmal edilmesinin abesle iştigal olunduğunu ibretle hatırlatırım. İnşallah hastanemizin seçimlerden önce temeli atılır bu hayati davamızı Çivril’de bulunan sivil toplum derneklerinin gündeme getirmemeleri düşündürücü bir olay olarak değerlendiriyorum, usanmadınız mı daha Denizli, Uşak Hastanelerine ambulansla hasta taşımaktan gına gelmedi mi? Pilav davetlerine kaşık cebinizde nasıl koşarak icabet ediyorsunuz. Hiç kusura bakmayın doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlarmış. Saygılarımla.
Kadir Kameroğlu