Değerli okurlarım;
Çivril 30 Ağustos gazetesindeki köşemde objektif bir gözle on seneye yakın bir zamandır yazıyorum. Bazıları, İlerlemiş yaşıma rağmen ‘neden hala yazmaya devam ettiğimi’ sorabilir. Cevabım Çivril’i ve hemşerilerimi çok sevmem ve saymamdır. Ayrıca, hala memleketime bir nebze faydam olabilir mi? diye düşünüyorum. Profesyonel bir köşe yazarı olduğumu iddia etmiyorum. Görüşlerimi tecrübelerimle harmanlayarak, natürel bir üslupla her hafta karşınıza çıkıyorum. Ama içinizden birisi çıkarda ‘Kadir Amca yeter artık, biraz da biz gençler yazalım’ derse, ugun görüldüğü takdirde seve seve köşemi devredebilirim. Bu samimi duygularımın ifadesinden sonra gelelim bu günkü Çivril gündemine! Bu günlerde, ‘yerel seçimler nasıl sonuçlanır?’ sorusu herhalde her yerde en popüler sorudur. 
Hani bir laf vardır ‘görünen köy kılavuz istemez.’ Çivril’deki üç siyasi partinin de ( AK Parti, CHP, MHP ) seçimi kazanma şansı var. Sandık zamanına kadar ki süreyi kim daha iyi değerlendirirse sandıktan o çıkar. Bu dönemde kim kendini seçmenine daha iyi anlatır, tecrübe ve icraatlarıyla güven verirse, o aday ipi göğüsler diye düşünüyorum. Şu konuya da değinmeden geçemeyeceğim; bu üç adayımızın da işi çok zor aslında, çünkü seçmen gözünü açtı. Kimin kendilerine daha iyi hizmet verebileceğini, kimin becerikli ve aktif olduğunu yakinen biliyor. İşte o çalışkan aday seçimi şüphesiz alır. Mahalli seçimlerde seçmenler partiden çok adaya oy verir diye umuyorum, öyle olması gerektiğini de düşünüyorum. Önümüzde hepsi birbirinden önemli, birikmiş birçok sorun var. Önümüzdeki haftalarda, bu hayati öneme sahip konuları, teker teker, teferruatlı olarak ele alacağım. Siyaset her ne kadar ayrışmayı ve kavgayı çağrıştırsa da, aslında uzlaşma ve anlaşma zeminidir. Toplum değerleri her zaman gelişir ve değişir, bu değişim dışında kalanlar, toplumun da dışında kalır. Artık insanlar futbol takımı tutar gibi parti tutmuyorlar, böyle de olması gerekir. Demokratik ve laik kavramlar doğrultusunda, ülkenin menfaatleri hususunda birleşenler kazanıyor. Fanatik particilik iflas etmiş durumda. O yüzden, bu üç değerli adaya sahip çıkalım, yıkıcı olmadan, telafisi imkansız yanlışlıklara meydan vermeden, eğer gerekiyorsa yapıcı eleştirilerde bulunalım, böylece toplumsal mutabakatta buluşmuş oluruz. Herkes demokrasinin usullerine, değerlerine saygı duymak ve uymak zorundadır. Seçim bayram havasında geçmelidir. 
Sayın adaylar sizlere de bir çift sözüm olacak; particiliğin şehvetine kapılıp ta bazı yandaşlarınızı tahrik etmeyeceğinizi veya yandaşlarınızın tahrikine gelmeyeceğinizi umuyorum. Karşı taraf dediğiniz insanlarla bir gün bir araya gelip kucaklaşacağınızı unutmayın. Bakınız hepimizin malumu, Çivril’in birçok eksiği var, parti gözetmeksizin herkesin tek yürek olması, bu eksikliklerin tamamlanması gerek. A parti yapacaksa olmaz, bizim parti yapsın demek, bu memlekete yapılmış en büyük ihanet olur. Atı alan Üsküdar’ı geçti biz ise hala yayayız. Neme lazımcılık içimize işlemiş, bireysel çıkarlarımızı her şeyin üstünde tutuyoruz. Zaruri ve hayati hizmetleri ihmal ediyoruz, çok yazık! Lütfen bu seçimleri fırsat bilelim, herkes partisinden Çivril’in en büyük eksiklikleri; Hastane, kanalizasyon ve doğalgaz için söz alsın. Bizim bu Denizli Uşak yolunda ezilip büzülmemiz daha ne kadar sürecek diye sorsun. Seneler, aylar geçiyor ama hala bu zaruri ihtiyaçlarımız sekteye uğruyor. Sayın bakanımız Nihat ZEYBEKÇİ bu hastane işimizi bildiği halde neden bizlere müjde vermiyor? Tam dört sene önce hastane meselemize tamam denmişti, demek ki senelerdir avutuluyoruz. İnşaatına hemen başlansa dahi en hızlı iki senede tamamlanır. Aylar önce söz vermiştim ‘yılbaşından önce 150 yataklı olarak hastane inşaatı başlarsa deve kurban edeceğim’ demiştim, şimdi bizim deve kurtuldu, maalesef hastane temeli atılamadı. Bu hususta genç kaymakamımızın ve diğer ilgililerin ellerinden geleni yaptığını yakinen biliyorum, kendilerinde huzurunuzda çok teşekkür ediyorum, sağ olsunlar. Ama bürokrasi!  
Değerli okurlarım; Denizli’nin yerel televizyonu Pamukkale TV’yi ve diğer yerel kanalları buradan takip ediyorum, beyefendiler Çivril hariç her gün başka bir yerde bol keseden atıp tutuyorlar, herhalde Çivril’i çantada keklik görüyorlar. Ne iktidar, ne de muhalefet heyetlerini Çivril’de görene aşk olsun. Sayın beyefendiler! Çivril Denizli’nin en büyük ilçesidir, inşallah bunu anladığınızda geç olmaz.
Sevgilerimle!
       Kadir KAMEROĞLU