feride melike kandemir kandemirmelike1907@gmail.com
05/09/2022 Kurubaklagil
tüketiminizi arttıracak 5 sebep
- Baklagillerin posa (lif) içeriği yüksektir.
İçerdiği posa nedeni ile doygunluk hissini destekler ve diyetin enerji
yoğunluğunu azaltmaya yardımcı olur. Ayrıca içeriğindeki lif ise glisemik
yanıtı olumlu yönde etkiler; ayrıca protein içeriği açısından da iyi bir
kaynaktır.
- Kurubaklagiller folat, tiamin (B1) ve riboflavin
(B2) gibi B grubu vitaminleri yönünden zengindir.
- Kurubaklagiller çinko, demir, kalsiyum, selenyum,
fosfor, bakır, potasyum, magnezyum ve krom yönünden zengindir.
- Bir porsiyon kurubaklagil (haşlanmış yaklaşık 150
g) yaklaşık 5-10 g posa ve 15 g protein, önemli miktarda B grubu
vitaminleri, folat, çinko, demir, kalsiyum, potasyum ve magnezyum sağlar.
Baklagillerin doymuş yağ ve toplam yağ içeriği ise düşüktür.
- Kurubaklagiller et ve et ürünlerine göre daha
ekonomik olup,tahıllardan sonra en çok tüketilen besinler arasında yer
alıyor.
Sıklıkla tüketilen kurubaklagiller; kurufasulye,
nohut, barbunya, mercimek, bakla ve bezelyedir. Bu besinlerin vücudumuz için
faydalarına birlikte göz atalım: Kuru fasulye ve Barbunya:Kuru
fasulye ve barbunya antioksidanlar yönünden oldukça zengindir. Amerika Birleşik
Devletleri’nde, yiyeceklerin antioksidan kapasiteleri göz önüne alarak yapılan
sıralamaya göre fasulye ve barbunyanın en yüksek antioksidan kapasitesine sahip
olduğu belirtiliyor. Birçok fasulye türünde kalp sağlığı açısından ciddi
yararları olan folik asit, aynı zamanda magnezyum, demir, çinko, potasyum ve
özellikle barbunyada önemli bir mineral olan molibden bulunuyor. Nohut: Nohut en eski
mahsullerden ve dünyadaki en popüler bakliyatlardan birisidir. Nohut lezzetli
olmasının yanında besleyici değeri yüksek de bir besindir. Nohutun kalsiyum,
magnezyum, folat ve potasyum içeriği yüksektir. Hatta içinde güçlü bir
antioksidan olan selenyum mevcuttur. Mercimek: Kırmızı ve yeşil
mercimek mutfakların vazgeçilmez baklagilleridirler. Mercimek önemli miktarda
bitkisel protein içermektedir ve aynı zamanda iyi bir folat kaynağıdır. Demir
başta olmak üzere kalsiyum, manganez, bakır, çinko ve fosfor mineralleri açısından
da zengindir. Kurubaklagiller
ve tüketim önerileri Kurubaklagillerin tahıllarla birlikte tüketilmesi hem
diyetin protein kalitesinin yükseltilmesinde hem de diyette enerji
gereksinmesinin karşılanmasında önem taşıyor. Baklagillerin içerdikleri protein
miktarı yumurta proteinine oranla %40-60 kadardır. Tahıl ürünleri ve sebze
yemeklerinin içine mercimek, nohut gibi kuru baklagillerin katılması ile bu
oran %70’e ulaşır. Tahıllarda lizin ve kurubaklagillerde ise kükürtlü amino
asitler sınırlıdır ve birlikte aynı öğünde tüketilmeleri ile protein kalitesi
artar. Örneğin: nohut ile bulguru, kuru fasulye ile pirinç pilavının birlikte
tüketmek.
Türk mutfak kültürünün zengin içeriği incelendiğimizde, kurubaklagillerin
tatlıdan tuzluya farklı şekillerde kullanılabildiği görüyoruz. Nohut, leblebi
olarak kuru yemişlerle beraber yenebilir. Mercimek, nohut, fasulye ve diğer
kurubaklagiller etli ya da etsiz yemekler ile zeytinyağlı pilakilerde
kullanılabilir. Ayrıca, nohut ve mercimek, bulgur ve pirinç pilavı ile birlikte
pişirilebilir. Kurubaklagiller fasulye piyazı gibi salataların, fava ya da
humus gibi mezelerin önemli bir içeriği olarak da kullanılıyor. Böreklerin iç
malzemeleri yine mercimek ya da diğer kurubaklagillerle zenginleştirilebilir.
Tüm bu tarifelerin ötesinde, kurubaklagillerin tatlılarda kullanımına bir örnek
olan aşure tüketiliyor. Kurubaklagillerin demir ve kalsiyum içerikleri zengin
olmasına karşın, kurubaklagillerdeki bu minerallerin biyoyararlılığı düşüktür.
Ancak, kurubaklagiller C vitamininden zengin kaynaklar olan sebze-meyvelerle
tüketildiğinde yapısındaki demir ve kalsiyumun biyoyararlılığı artabilir. Bu
doğrultuda, yeterli ve dengeli bir diyetin önemli bir bileşeni olarak tüketilen
kurubaklagiller doğurganlık çağındaki kadınlar, bebekler, çocuklar ve yaşlılar
için demir eksikliği anemisinin önlenmesine katkı sunabilir.
|