• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
Üyelik Girişi
Hava Durumu
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.154834.2917
Euro37.097537.2462

“İSTANBUL SÖZLEŞMESİ KIRMIZI ÇİZGİMİZDİR”

22/08/2020

“İSTANBUL SÖZLEŞMESİ KIRMIZI ÇİZGİMİZDİR”

CHP Çivril Kadın Kolları Başkanı Gönül Emre, kadınların ölmeyeceği, öldürülmeyeceği, hayatın her alanında daha fazla yer alacağı bir geleceği hep birlikte inşa edeceklerini ifade ederek, “Bugün neredeyse her gün bir kadının öldürüldüğü, tacize, tecavüze ya da farklı şiddet türlerine maruz kaldığı ülkemizde İstanbul Sözleşmesi, bizim kırmızı çizgimizdir” dedi.
İstanbul Sözleşmesi üzerinden kadınlara yönelik sistematik saldırılar olduğunu ifade eden Emre, Türkiye’de sosyal devlete ve adalete, ekmek gibi, su gibi ihtiyaç duyulan günlerden geçtiklerini ifade etti. Emre, “Bugün ülkemizin her bir köşesi işsizlik, yoksulluk, adaletsizlik ve şiddet ile kaynarken, siyasi iktidar yangına benzin dökecek kadar kontrolünü yitirmiş kararlar alıyor. Bunun en akıl almaz örneğini de, İstanbul Sözleşmesi üzerinden kadınlara yönelik başlatılan sistematik saldırılarda görüyoruz. Cumhuriyetimizin ilan edildiği tarihten bu yana, kadınlar olarak elde ettiğimiz tüm haklar bir çırpıda elimizden alınmak isteniyor. Ülkemizde, kadınların hakları ne yazık ki uzun yıllardır yalnızca kağıt üzerinde var. Biz kadınlar elde ettiğimiz haklarımızı bugün hayatın her alanında yaşamak istiyoruz. Erkek egemen iktidar ise hukuken kazanılmış haklarımızı gasp ettiği yetmiyormuş gibi, şimdi de bu hakları tamamen ortadan kaldırmak istiyor. 2011 yılında imzalanan ve kadına yönelik şiddete karşı devletin atması gereken adımları temel alan İstanbul Sözleşmesi, bugün uygulanıyor olsa birçok kız kardeşimiz yaşıyor olacaktı. Birçok kadın evde ekonomik şiddet görmeyecekti; psikolojik şiddete uğrayıp susmayacaktı ve hatta bu yüzden hayatına son vermeyecekti” ifadelerini kullandı.
“HUKUKİ BİR BELGEDİR”
Sözleşmenin tüm kadınları şiddetten korumayı amaçladığını dile getiren Gönül Emre, “İstanbul Sözleşmesi’nin neden biz kadınlar için çok önemli olduğunu kavrayabilmek için öncelikle bu sözleşmenin ne olup ne olmadığını bizi dinleyen tüm kadınların ve erkeklerin çok iyi anlaması ve çevresindekilere anlatması gerekiyor. İstanbul Sözleşmesi, kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddete karşı devletin yapması gerekenleri içeren hukuki bir belgedir. İstanbul Sözleşmesi, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasını öngören ve kadına karşı sokakta ya da evde şiddetin önlenmesini amaçlayan hukuki bir belgedir ve Türkiye Cumhuriyeti de altına imza attığı bu sözleşmenin gereklerini yapmak zorundadır. Birilerinin iddia ettiği gibi İstanbul Sözleşmesi yuva yıkmıyor. Sözleşme, bir ailede şiddet gören kadın varsa erkeğin cezalandırılması gerektiğini söylüyor. Hiçbir dine ya da kültüre aykırı kurallardan bahsetmiyor; çünkü tüm kadınların şiddetten korunmasını amaçlıyor. Sözleşme; kadınların beyanı nedeniyle erkekleri delilsiz olarak cezalandırmıyor. Sözleşmeye göre kadının beyanıyla yalnızca kadın için acil koruma tedbirleri alınması öngörülüyor” dedi.
“KAZANAN MUTLAKA BİZ OLACAĞIZ”
Emre, şunları kaydetti: “İstanbul Sözleşmesi, rengi, dili, dini, kılık kıyafeti, dünya görüşü ne olursa olsun tüm kadınların şiddet görmemesi için var. Kadınların erkeklerle aynı haklara sahip olabilmesi için var. Avrupa’da dahi kadının sosyal ve siyasal hayatta yeri yokken; Türkiye Cumhuriyeti’nin aydın kadınları devrim niteliğinde atılımlara imza atarak erkek ile eşit şartlara kavuşmuş, hem siyasal hem soysal hem de ekonomik hayatta haklarını almışlardı. Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 1 Aralık 1923 yılında İzmir’de yaptığı bir konuşmada, ‘Bir toplum, cinslerden yalnız birinin yüzyılımızın gerektirdiklerini elde etmesiyle yetinirse, o toplum yarı yarıya zayıflamış olur. Bizim toplumumuzun uğradığı başarısızlıkların sebebi kadınlarımıza karşı ihmal ve kusurdur’ diyor. Biz, bu sözün söylendiği tarihten 97 yıl sonra ülkemizde kadın erkek fırsat eşitsizliğini tartışıyoruz; İstanbul Sözleşmesi’ne yönelik saldırılarla mücadele ediyoruz. Demokrasiyi ortadan kaldırmak isteyen, Cumhuriyet değerlerine savaş açan bu erkek egemen iktidara karşı mücadelemiz artarak devam edecek ve kazanan mutlaka biz olacağız.”
“SİZ GİDECEKSİNİZ”
“Kadın mücadelesi yalnızca kadınların da mücadelesi değildir” diyen CHP Çivril Kadın Kolları Başkanı Gönül Emre, “İstanbul Sözleşmesi’ni savunmak ve uygulanmasını talep etmek, kadınlar kadar erkeklerinde içinde yer alması gereken bir adalet ve insan hakkı mücadelesidir. İstanbul Sözleşmesi’nin öngördüğü haklar, en temel insan haklarıdır ve insan hakları asla tartışmaya açılamaz. Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları olarak, ülkemizde tüm kadınlar haklarını tek tek öğrenip savunana kadar sokak sokak gezeceğiz, anlatacağız, dertleşeceğiz. Haklarımızdan asla geri adım atmayacağız. Kadınların ölmeyeceği, öldürülmeyeceği; hayatın her alanında daha fazla yer alacağı bir geleceği hep birlikte inşa edeceğiz. Bugün neredeyse her gün bir kadının öldürüldüğü, tacize, tecavüze ya da farklı şiddet türlerine maruz kaldığı ülkemizde İstanbul Sözleşmesi, bizim kırmızı çizgimizdir. Bu çizgiyi aşanı, Sözleşme’yi uygulamak yerine kaldırmak isteyenlere oturdukları koltukları dar edeceğiz. Cesaret biziz, azim biziz, emek biziz, mücadele biziz. Biz kadınlarız; biz her iki kişiden biriyiz. Bu ülkenin onurlu ve mutlu yarınlarının yükseleceği eller, bizim ellerimiz. İstanbul Sözleşmesi kalacak. Siz gideceksiniz” şeklinde konuştu.
HABER: ALİ ŞAHAN


Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Saat
Site Haritası